Kültür / Eğitim
Hedef 4: Nitelikli Eğitim
25.03.2022
Hedef 4: Nitelikli Eğitim
Yazar : Burcu Buse Arseven
Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri'nden Hedef 4: Nitelikli Eğitim'i keşfediyoruz!

Burcu Buse Arseven

2016 yılında, 17 evrensel amaçla yürürlüğe giren Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA), Birleşmiş Milletler’in öncü kalkınma ajansı olan UNDP’nin küresel çapta yaptığı çalışmalarla, yoksulluğu ve toplumsal eşitsizliği ortadan kaldırmak, kapsayıcı ve eşitlikçi politikalarla tüm insanların barış ve refah içinde yaşamasını sağlayan evrensel bir çağrıdır. Amaçların hepsi birbiriyle bağlantılıdır; bir amaçta başarının anahtarı, birbiriyle ortak yönleri olan sorunları hep birlikte ele almaktır.

‘‘Hedef 4’’ Neden Önemli?

Eğitim, 1948’de Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda kabul edilen İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nde ırk, cinsiyet, dil, din farkı gözetilmeksizin herkesin sahip olduğu en temel insan haklarından biri olarak geçiyor. Beyannameye göre eğitim, bireye temel bilgi ve becerinin yanı sıra yaratıcı, sorgulayıcı, araştırmacı nitelikler kazandırır. Bu özelliklerde modern toplumların yapı taşını oluşturarak, daha çağdaş ve eşitlikçi gelişimi sürdürülebilir kılar. 

Peki “Nitelikli Eğitim” Nedir?

Kapsayıcı ve eşitlikçi, nitelikli eğitimin güvence altına alınması ve herkes için yaşam boyu öğrenimin desteklenmesi.

Temel insan haklarından biri olan eğitim, aynı zamanda bireylerin kendilerini eşitsizlik ve yoksulluktan kurtarabilmelerine imkan sağlayan bir araç. Kapsayıcı ve kaliteli eğitimin diğer Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nin 2030’a kadar gerçekleştirilmesine yardımcı olacağı ön görülüyor.

Dünya genelinde okula gitme oranı gitgide iyileşiyor. İlköğretime kaydolma oranı 1999 yılında yüzde 84 iken bu oranın 2015 yılında yüzde 93’e yükseldiği tahmin ediliyor. Bununla birlikte, dünya genelinde yaklaşık 124 milyon çocuk ve ergenin okula gitmediği tahmin edilirken okula gitmeyen çocukların yarısından fazlası, birçoğu çatışmalardan etkilenen 19 gelişmekte olan ülkede yaşıyor. Engelli çocuklar ve etnik veya dilsel azınlıklardan gelen çocuklar için; okula kaydolma, okulu tamamlama oranları ve eğitim başarıları konularında gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında belirgin farklar bulunuyor.

Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu İstatistik Enstitüsü’nün verilerine göre; 

  • dünya genelinde 15 yaş üstü 772 milyon kişi söz konusu grubun yüzde 86’sı okuma yazma bilmiyor; 
  • milyonlarca insan zorunlu temel eğitim fırsatına hiç erişememiş, 
  • temel eğitime başlayan çocukların ise yüzde 16’sı tamamlamadan okulu bırakmış. 

2017 UIS verilerine göre ise; her 10 çocuk ve gençten 6’sı okumada ve matematikte minimum yeterlilik seviyesinin altında performans sergilemiş. Tüm bu sonuçlara bakıldığında ülkelere ve  bölgelere göre farklılaşan kültürel normların, toplum üzerindeki etkisi sonucunda dezavantajlı addedilen grupların durumun çok daha ciddi boyutlarda olduğunu görüyoruz. 

Bu Hedefin Kurumlarla İlgisi Nedir?

Tüm bu çerçevelerle birlikte bir kamu malı olan eğitim, bireylerin potansiyelini ortaya çıkarıyor ve toplumsal, ekonomik ve kültürel hayata katılma kapasitelerini inşa ediyor.

Okuryazar ve eğitimli bir toplum; girişimci, yenilikçi, teknolojik gelişmelere açık ve işleri ilgili sorunlara sürdürülebilir çözümler geliştirebilecek, üretken bir iş gücünün temelini oluşturuyor. Ayrıca eğitim seviyesi arttıkça, diğer tüm rollerimiz ile birlikte sürdürülebilir bir dünyaya katkı sunma potansiyeli ortaya çıkıyor. 

Kurumların, iş hayatındaki devamlılıklarını sağlayabilmek, toplumsal değer de yaratarak başarı sağlayabilmek için çalışanlarının gelişimlerine liderlik edecek çok yönlü bakış açıları gerekiyor. Hızla gelişen teknolojiyle eş zamanlı şekilde sürdürülebilirlik yönü de geliştirilmeli. Özellikle, bilim, teknoloji, iletişim, mühendislik ve matematik (STEM) gelecek için büyük önem taşıyor. 

Bu çerçevede kurumların, eğitim kurumlarıyla farklı şekillerde ve birçok seviyede ortaklıklar kurabilmesi, finansal destekte bulunabilmesi ve her yaştan birey için imkan yaratılmasına katkı sunması bekleniyor. 

Dünyadan Gerçekler: 

Gelişmekte olan ülkelerde yaşanan siyasi istikrarsızlık ve silahlı çatışmalar fizyolojik eksikleri de kaçınılmaz kılıyor. Bu durumda temel eğitimden yoksun bireylerin artmasına sebep oluyor. Eğitimdeki eşitsizliğin en temel sorunlarından olan gelir dağılımındaki eşitsizliğin sebep olduğu nitelikli eğitimdeki adaletsizlik, sadece gelişmekte olan ülkeler için değil, küresel çapta bir sorun teşkil ediyor. Yoksul ailelerin çocuklarında okulu bırakma olasılığı, en varlıklı ailelerin çocuklarına oranla dört misli daha yüksek. Dünyanın büyük bir çoğunluğunun yoksul olduğunu düşünürsek, bu sonuç bizi sorunun ana kaynağına ulaştırıyor. 

Yapılan tüm araştırmalar sonucunda SKA kapsamında 2030 yılına kadar yapılması planlanan 17 temel hedefin ilk sıralarında yer alan ‘‘Nitelikli Eğitim’’ için konulan genelgeyi gelin birlikte inceleyelim!

Hedefler
4.1. 2030’a kadar bütün kız ve erkek çocuklarının ücretsiz, hakkaniyetli ve kaliteli bir ilköğretim ve ortaöğretimi tamamlamalarının ve böylece ilgili ve etkili öğrenme çıktılarının elde edilmesinin sağlanması
4.2. 2030’a kadar bütün kız ve erkek çocuklarının onları ilköğretime hazır hale getirecek kaliteli okul öncesi eğitimine erişimlerinin güvence altına alınması
4.3. 2030’a kadar bütün kadın ve erkeklerin erişilebilir ve kaliteli teknik eğitim, mesleki eğitim ve üniversiteyi kapsayan yüksek öğretime eşit biçimde erişimlerinin sağlanması
4.4. 2030’a kadar istihdam, insana yakışır işlerde çalışma ve girişimciliğe yönelik teknik ve mesleki becerileri de kapsayan ilgili becerilere sahip gençlerin ve yetişkinlerin sayısının önemli ölçüde artırılması
4.5. 2030’a kadar eğitim alanındaki toplumsal cinsiyet eşitsizliklerinin ortadan kaldırılması ve engelliler, yerliler ve kırılgan durumdaki çocuklar dâhil, kırılgan insanların her düzeyde eğitim ve mesleki eğitime eşit biçimde erişimlerinin sağlanması
4.6. 2030’a kadar bütün gençlerin ve hem kadın hem de erkek olmak üzere yetişkinlerin büyük bir bölümünün okuryazar olmasının ve matematiksel beceriler kazanmasının güvence altına alınması
4.7. 2030’a kadar sürdürülebilir kalkınma ve sürdürülebilir yaşam tarzları için eğitim, insan hakları, toplumsal cinsiyet eşitliği, barış ve şiddete başvurmama kültürünün geliştirilmesi, dünya vatandaşlığı ve kültürel çeşitliliğin ve kültürün sürdürülebilir kalkınmaya katkısının takdiri yoluyla bütün öğrenciler tarafından sürdürülebilir kalkınmanın ilerletilmesi için gereken bilgi ve becerinin kazanımının sağlanması


‘‘Eğitimdir ki bir milleti ya hür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da esaret ve sefalete terk eder.’’ Mustafa Kemal Atatürk

Bu Yazıyı Paylaş