Kültür / Teknoloji
BMW iX5 Hydrogen
14.04.2023
BMW iX5 Hydrogen
BMWi desteği ile hazırlanmaktadır BMWi
X5'ten İlham Alan Hidrojenli Bir Otomobil

BMW Group, uluslararası medya temsilcilerine bu yıl hizmete girecek pilot otomobil filosunda yer alan ilk otomobilleri tanıttı. Dört yıl süren geliştirme çalışmasının ardından BMW iX5 Hydrogen otomobili ve geliştirme projesi bir sonraki kritik aşamaya geçti.

100’ün altında otomobilden oluşan filo, daha sonra çeşitli hedef gruplar için tanıtım ve test sürüşü amacıyla uluslararası olarak kullanılacak. Dolayısıyla bu aktif sürüş deneyimiyle, geliştirme sürecinde yer almayan kişiler, BMW iX5 Hydrogen’in sunduğu özellikler hakkında ilk kez doğrudan izlenim edinme şansı buldu.

BMW AG Yönetim Kurulu Başkanı Oliver Zipse, “Hidrojen, enerji geçiş sürecinde ve dolayısıyla iklimin korunmasında kilit rol oynayan çok yönlü bir enerji kaynağı. Ne de olsa yenilenebilir enerjileri depolamanın ve taşımanın en verimli yolları arasında yer alıyor. Bu potansiyeli mobilite sektörünün dönüşümünü hızlandırmak için de kullanmalıyız. Emisyonsuz mobilite söz konusu olduğunda, hidrojen yapbozdaki eksik parçayı oluşturuyor. Tek başına hiçbir teknoloji, dünya genelinde iklim nötr bir mobilite sağlamak için yeterli olmayacaktır.’’ diyor.

Mevcut BMW X5 modeli temel alınarak geliştirilen BMW iX5 Hydrogen, ilk kez 2019 yılında gerçekleşen IAA Fuarı’nda konsept otomobil olarak tanıtıldı. Hidrojen yakıt hücresi sistemi, BMW Group’un elektrikli motor teknolojileri alanında öncü geliştirme uzmanlığının bir diğer kanıtını oluşturuyor. BMW Group, gelecekte yerel emisyonsuz bireysel mobilite için ek bir seçenek olarak hidrojen yakıt hücresi teknolojisinin geliştirilmesi konusunda sistematik olarak ilerleme kaydediyor.

FCEV TEKNOLOJİSİ İLE DAHA AZ KARBON AYAK İZİ

Science Based Targets girişimi tarafından hayata geçirilen “1,5°C’ye Yönelik İş Hedefleri Kampanyası”na katılan ilk Alman otomobil üreticisi olan BMW Group, değer zinciri boyunca iklimsel açıdan tamamen nötr olma hedefine ulaşma konusunda kararlı. Bu süreçteki bir sonraki adım, BMW Group’un 2030 yılına kadar her bir otomobilin tüm yaşam döngüsü boyunca (tedarik zinciri, üretim ve kullanım aşaması) neden olduğu CO2 emisyonunu 2019’a kıyasla en az yüzde 40 azaltma planını içeriyor.

BMW Group, 2022 yılında dünya genelinde 215.000’den fazla tamamen elektrikli otomobil satışı gerçekleştirdi; bu da bir önceki yıla göre neredeyse yüzde 108’lik bir artışı temsil ediyor. Geçen yıl tamamen elektrikli otomobil satışları, toplam satış hacminin yüzde 9’unun biraz altında kalırken, 2023’te bu oranın yüzde 15’e çıkması bekleniyor. BMW Group, en geç 2030 yılına kadar tamamen elektrikli otomobillerin şirketin toplam satış rakamının yüzde 50’sinden fazlasını oluşturduğu bir duruma ulaşmayı hedefliyor. BMW Group, FCEV teknolojisini bataryalı-elektrikli otomobillerde kullanılan sürüş teknolojisine potansiyel bir katkı olarak görüyor.

EMİSYONSUZ MOBİLİTE

Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) raporuna göre hidrojen, global enerji değişim faaliyetleri kapsamında geleceğin enerji kaynaklarından biri olarak önemli bir potansiyel sunuyor. Sunduğu depolama ve taşıma kapasitesi sayesinde hidrojen çok çeşitli uygulamalar için kullanılabiliyor.

Bu nedenle sanayileşmiş ülkelerin çoğu hidrojen stratejilerini benimsiyor ve bu stratejileri yol haritaları ve somut projelerle destekliyor. Taşımacılık sektöründe, sürdürülebilir bireysel mobiliteyi uzun vadede şekillendirmek için bataryalı-elektrikli mobilitenin yanı sıra hidrojen bir diğer teknoloji seçeneği haline gelebilir. Bununla birlikte bunun gerçekleşmesi yeşil enerjiden yeterli miktarda hidrojenin rekabetçi şekilde üretiminin yanı sıra birçok ülkede halihazırda yoğun şekilde izlenen ilgili dolum altyapısını genişletme politikasına bağlı olacak.

BMW Group, Almanya ve Avrupa’da bir hidrojen ekonomisi oluşturmaya ve yeşil hidrojen üretimini hızlandırmaya yardımcı olacak inovasyonu teşvik etmeye yönelik faaliyetleri memnuniyetle karşılıyor ve destekliyor. Bu faaliyetler özellikle Ortak Avrupa Çıkarlarına Yönelik Önemli Projeler (IPCEI) olarak sınıflandırılan büyük ölçekli hidrojen projelerini içeriyor. Almanya’da Federal Ekonomi Bakanlığı ve Federal Ulaştırma Bakanlığı tarafından desteklenen bu Avrupa Birliği girişimi kapsamındaki projeler, hidrojenin üretimi ve taşınmasından sektördeki uygulamalara kadar tüm değer zincirini kapsıyor. Doğru koşullar sağlandığında, hidrojen yakıt hücresi teknolojisi, BMW Group’un yerel CO2 emisyonsuz mobiliteye yönelik hareketli aksam portföyünde bir başka önemli kilometre taşı olma potansiyeline sahip.

Bu Yazıyı Paylaş